Çekenlerden misiniz?
Bol çekimli bir hayatı paylaşıyoruz.
Gözünü dünyaya açtığı anda annesinin memesini çekerek pratiğe başlıyor insanoğlu. Her geçen gün çekim alanları genişliyor.
Seneler sonra baktığında ömür pilleri zayıflayan; yılların yüzünü kâğıt gibi buruşturduğu ihtiyar olduğunda bu kez kaçırdığı fırsatlara derinden ah çekiyor.
Hayatın kendisine sunduğu sürprizlerle, gözlerden uzak varoşlarda dert çekenler, gurbet köşelerinde hasret çekenler, hastane odalarında da sancı çekenler, yaptıklarına pişman olduklarında vicdan azabı çekenler hiç eksik olmaz hayat sahnesinde. Hâsılı dünya, cefayı çekenlerle sefayı sürenlerin yeri…
Aynı zamanda çekmek yerine göre kârlı bir iştir.
Dünyanın sıkıntısına katlanıp sabır çekenleri, Rabbiyle baş başa kalmayı tercih ederek zikir çekenleri, bu guruptan sayabiliriz.
Hayat ipini çekerken nerede durduğunu bilen kararlı insan, iki tarafı keskin bıçağa benzer. Seçtiği hayata ters gelen ne varsa kendisine dokunur dokunmaz keser atar. Küçük uğraşılarla vakit kaybetmez azimle çeker ömür ipini.
Bütün çekimleri içine alan ilahi kameranın kayıtta olduğunu aklından çıkarmaz. Rabbinin: “Kim zerre kadar hayır ve şer işlediyse onu görecektir” fermanını kulağında bir küpe gibi taşırken yaşadığı hayattan hesaba çekileceğini çok iyi bilir.
Necla GÜNAY’ın bir yazısından alıntıdır.