Terapi
Evden uzak kaldığım günlerde, en çok mutfağımı özlüyorum.
‘Neden?’ diye sorduğunuzu duyar gibiyim, hiç bozmayın, idare edin, yazıyorum.
Pazarlarda rengârenk, çıtır sebzeleri görünce, içimde inanılmaz bir yemek pişirme isteği doğuyor. En çok da kabak ve taze fasülye ile bakışıyoruz. Yanına da cacık yapardım diyorum.
Eve dönünce hepsi geçiyor çünkü gerçekler!
Biraz hüzünlü oluyorum, alışana kadar zamana ihtiyacım oluyor. Ama yine de atıyorum bir iki kilo fasülyeyi valize, başka şeyleri de. O hüzünlü haftamda Türkiye’den getirdiklerimi pişirerek kendime terapi yapıyorum.
Çok da güzel oluyor!