Nasreddin Hoca ile Yarım Saat
Sevgili Seda,
mümkün olsaydı
kiminle ortak bir projede yer almak isterdin diye sorsalardı;
Nasreddin Hoca derdim.
O ve ben uyumlu bir ikili olabilir, güzel sohbetler edebilirdik diye düşünüyorum.
Gerçekten fıkralarda ve hayallerimde olduğu gibi biriyse tabii.
Rahmet istedi galiba. 🙂
Kahvaltı sonrası, şöyle bir yarım saat iki lafın belini kırsak yeterdi,
çay&kahve eşliğinde. Seyircilerden ya da artık bilmiyorum
radyo programıysa dinleyicilerden gelen soruları yöneltirdim ona,
o da yapıştırırdı cevapları, sonra gelsin fıkralar!
Seda: Hocam hoş geldiniz.🤗
Nasreddin Hoca: Hoş bulduk Sedacğm.
Seda: Hocam, vakit kaybetmeden dinleyicilerimizden gelen mesajlara geçiyorum.
Nasreddin Hoca: Nasıl istersen Sedacğm.
Seda: Hocam, bir dinleyicimiz diyor ki: Bir oğlum oldu… Çok sevinçliyim.
Nasreddin Hoca: Oh Maşallah! Ben de sevindim.
Seda: Aynen sizin gibi olmasını istiyorlarmış hocam. Ne tavsiye edersiniz diye soruyorlar.
Nasreddin Hoca: Kolay yahu! Adını Nasreddin koysunlar, başına da bir kavuk geçirsinler, tamam!
Zeynep çizerken: Anne, bak vallahi akıl hastası derler.
Fatih: Anne, bu Nasreddin Hoca değil mi?
Seda: Eveeet, ablan çok güzel çizmiş, değil mi?
Fatih: Yanındaki kim?
Seda: Benim.
Fatih: Peki neden?!
Zeynep: Harika bir soru!
Seda: Çünkü ben onunla tanışmak ve konuşmak isterdim.. andfnvnskvmslvmskvjevşsö
Devamında konu zaman makinesine falan geldi,
artık oraları da yazmıyorum.🤫